Bu belge, Eğitim Enstitüsü Uzmanları Teknik Danışma Grubu (Technical Advisory Group (TAG) of Experts on Educational Institutions) ve COVID-19 ve TAG sekreterliği (UNICEF, UNESCO ve WHO) verilerine dayanmaktadır.
Türkçe çevirisi Prof.Dr.Yıldız Camcıoğlu tarafından yapılmıştır
10 Aralık, 2020, UNICEF
Yüzyüze eğitim ve COVID-19 bulaşı:
Kanıtların gözden geçirilmesi
Tüm dünya devletleri yeniden güçlenen SARS-COV-2 virüsü - COVID-19 ‘a neden olan virüs - ile karşı karşıya kalmıştır ve yüz-yüze eğitiminin sürdürülmesi güvenli mi değil mi sorgulamasına yanıt vermek için çalışmaktadırlar. Kanıta dayalı bu kısa bilgilendirme yazısının amacı, bu konuda karar vericilere bilgi vermek için mevcut araştırmaların özet olarak sunulmasıdır. İlişikteki 3 soruya yanıt vermek için kaynaklar incelenmiştir:
1. Yüz yüze eğitim ile toplumda COVID-19 bulaş olasılığının artması arasında ilişki var mı ?
2- Okula giden öğrencilerin, enfekte olma olasılığı daha mı yüksek ?
3. Okul personelinin okulda enfekte olma olasılığı daha mı yüksek ?
Bu kısa özet, 20 yayının gözden geçirilmesine dayanmaktadır: kaynakların gözden geçirilmesi, okulların yeniden açılışında ulusal gözetim (sürveyans) çalışmaları, ekolojik araştırmalar, bulaş modelleme benzeri araştırmalar ve olgu izlem çalışmaları. Yazarlar, devlete bağlı kurumları, akademik araştırmacıları ve bağımsız araştırma örgütlerini dahil etmişlerdir.
Kaynakların çoğu gelir düzeyi yüksek ülkelere odaklanmıştır. Şimdiye kadar ki bulgular, yüz yüze eğitimin – koruyucu tedbirler alınmış ve denetimler uygulanmış ise- diğer iş ortamları ile karşılaştırıldığında sekonder COVID-19 bulaş olasılığı oranının daha düşük olduğunu ve tüm toplumda bulaş olasılığına anlamlı bir katkı sağlamadığını göstermektedir.
Yüzyüze eğitim ve toplumda COVID-19 bulaşı
Okul ortamında gelişen sporadik COVID-19 olguları bildirilmiştir, Mayıs ayında İsrail ı, Jerusalem’de orta eğitim okulu (hafifletici tedbirlerin alınmadığı) hariç tutulur ise, okul ortamları toplumdaki bulaş düzeyine göre, süper yayılım ortamı olarak tanımlanmamıştır. Birleşik Devletlerde, daha önce yayınlanan bir çalışmada, okulların kapanmasının ardından enfeksiyon oranında başlangıçta hızlı bir düşüş olduğu fakat bu tutumun etkisinin, geniş çaplı kapanma tedbirleri arasında ayıklanamadığını göstermiştir.ıı Almanya’da yarı-deneysel tasarlanan bir çalışmada, okullar kapandığında toplumda enfeksiyon oranını azaldığını gösteren kanıt yoktur ve okullar yeniden açıldığında ani yükselme dalgasına ait kanıt da yoktur.ııı
Yüz doksan bir ülkede, okulların kapanması ve ardından yeniden açılışına ait verileri izleyen küresel bir araştırmada, okul durumu ile toplumda COVID-19 enfeksiyon oranı arasında bir ilişki görülmemiştir.iv Benzer şekilde, 32 Avrupa ülkesinde enfeksiyon oranı ile okul durumunun gözden geçirilmesi sonucunda, Avrupa Hastalık Önleme ve Denetleme Merkezi (European Centre for Disease Prevention and Control (ECDC)), ‘birkaç AB ülkesinde okulda temas izlemi ve gözleme verilerinden elde edilen kanıtın, okulların yeniden açılışı ile toplumda bulaş oranının anlamlı artışı arasında bir ilişki olmadığını gösterdiğini’ bildirmiştir.V Çocuklardan erişkine bulaşı inceleyen 47 araştırma sistematik olarak gözden geçirildiğinde, çocuklardan topluma (özellikle yaşlılara) bulaşma olasılığı göreceli olarak düşük bulunmuştur.vı Yakın tarihte yapılan bir modelleme çalışmasında, eğitim alanlarının kapanması epey etkili bir girişim olarak bulunmuş ancak, ilk, orta-lise ve üniversite eğitimleri arasındaki fark bildirilmemiştir.vıı Diğer benzeri model çalışmalarında, okulların kapatılmasının diğer önlemler ile karşılaştırıldığında, bulaş oranlarını anlamlı şekilde azaltmayacağı gösterilmiştir.vııı, ıx
Çocukların okula devam etmesi durumunda enfekte olma olasılığı
Bildirilen tüm COVID-19 olgularının %8’ini 18 yaşın altındaki çocuklar oluşturmaktadır. Avrupa gözetim (sürveyans) çalışmalarından elde edilen kanıtlar, bildirilen çocuk olguların oranının, erişkinlere göre düşük ve 10 yaşın altında ise en düşük oranda olduğu bildirilmiştir.
Bu durum çocuklarda düşük enfeksiyon oranlarına veya belirtilerin hafif veya hiç olmamasına bağlı olabilir.x Ulusal sürveyans sistemine dayalı bir devlet raporunda, İngiltere & Galler bölgesinde yaz sezonuna sınırlı okulların yeniden açılmasının ardından çocuklar arasında enfeksiyon hızı, toplumdaki mevcut enfeksiyon hızından daha yüksek bulunmamıştır.xı, xıı İskoçya’da ulusal sürveyans sistemi de, okul ortamında öğrenciler için bulaş olasılığı çok az ya da hiç kanıt bulmamışlardır. xııı İngiltere & Galler bölgesinde okulların yaz döneminde yeniden açılışı araştırmalarının, sınırlı sayıda orta okulun yeniden açılışına dayalı araştırmalar olduğuna dikkatinizi çekeriz. Yakın zamanda İngiliz hükümetinden bildirilen bir rapora göre, enfeksiyon oranı çocuklar arasında özellikle 12-18 yaş aralığında hafif yükselme göstermiştir. xıv
Otuz iki Avrupa ülkesinden sağlanan kanıta dayalı ECDC makalesinde, öğrenciden öğrenciye bulaşın yaygın olmadığı ve çocuklarda başlıca enfeksiyon nedeni olmadığı sonucuna varılmıştır. .xv İlaveten, Avustralyaxvı, Finlandiyaxvıı, Fransaxvııı, İrlandaxıx, ve Singapurxx ‘ da okul ortamında enfekte öğrencilerin çoklu temaslı izlemine dayalı ( bazılarında asemptomatik çocukların taranması da dahil) araştırmalarda, okul ortamında enfekte öğrenciler ile sekonder bulaşın kanıtı az ya da hiç bulunmamıştır. Okul kaynaklı bir salgın, sadece İsrail’de hafifletici tedbirlerin alınmadığı bir orta eğitim okulundan bildirilmiştir.xxı Hindistan’da temaslı izlemi yapılan bir araştırmada, çocuktan çocuğa bulaşın yüksek olabildiği fakat, bulaşın okul düzeninde mi yoksa herhangi bir yerde mi olduğunun bilinmediğini göstermiştir. Yüz yüze eğitimde ortaya çıkan olguların çoğunda, yaş topluluklarında bulaş olasılığını en aza indirgemek için hafifletici birkaç tedbirin yeniden başlandığına dikkati çekmek önemlidir. Bu tedbirler, aşamalı açılma, hijyen tedbirlerinin arttırılması (el yıkama, el dezenfektanı kullanmak), düzenli tarama, sınıf dışı gruplarla sınırlı iletişim, mesafe tedbiri, şeffaflık, hedeflenmiş iletişim stratejileri ve kişisel koruyucu ekipman (PPE) kullanımını (maskeler ve yüz kalkanı dahil) kapsamaktadır.
Okul görevlilerinin, yüz yüze eğitimde enfekte olma olasılığı
Okul görevlilerinin, okulda iken genel toplumdaki erişkinlere oranla daha yüksek enfekte olma riski altında olduklarına dair kanıt azdır. Birleşik Kırallık xxııı ve İskoçyaxxıv’da ulusal sürveyans sistemi bulguları, okul görevlilerinin okul düzeninde, genel toplumdaki erişkinlere göre daha düşük enfeksiyon riski taşıdıklarını göstermiştir. Bulaşan olgular, erişkinden erişkine bulaş olasılığının çocuktan-çocuğa veya çocuktan-erişkine bulaş riskinden daha yüksek olduğunu göstermiştir.xxv Sonuç olarak, İngiliz hükümet verileri, sonbahar aylarında okul görevlilerinin pozitiflik oranının, diğer iş kolları çalışanları ile mukayese edildiğinde aynı oranda kaldığını göstermektedir. Yeni Güney Galler bölgesinde, temaslı izlemiyle yapılan bir araştırmada çocuk bakım evi ve okul ortamında enfekte olan çocuklar ve görevlilerin, sekonder bulaş riskinde (olguların % 0.5’i) olduğu gibi, enfeksiyon oranlarıda genel topluma göre daha düşük bulunmuştur. Bir başka çalışmada, Birleşik Devletlerde çocuk bakım evinde görevli 57,000 bakıcıya odaklanılmış ve bakıcılar için enfeksiyon riskinin artmadığı bulunmuştur. xxvı
SONUÇ
Yüz yüze eğitimin, COVİD-19 riskine ilişkin kanıtları sürmekte iken, güncel kanıtları gözden geçiren bir makale, yüz yüze eğitimin enfeksiyonun ani çıkışlarında temel neden olmadığı, okul çocuklarının, okula gelmediği zamana, hafifleten tedbirler alınan zamana göre daha fazla enfeksiyona maruz kalmadıkları ve okul personelinin genel topluma göre göreceli olarak daha fazla risk taşımadıklarını göstermiştir. Birçok olguda, okulların çeşitli hafifletici tedbirlerden sonra yeniden açıldığı ve daha önceki bazı araştırmaların, kısmen sınırlı yeniden okul açılışını içeren çalışmalardan toplanarak gözden geçirildiği dikkate alınmalıdır.
Bu makale, 23 kasım 2020 tarihine kadar yayınlamış kanıtlara dayanmaktadır. Bu yayın, 2021 yılıının ilk çeyreğinde yeniden güncellenecektir.
KAYNAKLAR